bugün
yenile
    1. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      --- spoiler --- kendi halinde yaşayan küçük esnaf mafyaya bulaşırsa ne olur? mafyadan kurtulmaya çalışan mahallemizin çilingiri berhudar’ın peşine düşen film, aşktan, aileden, arkadaşlıktan bahseden unutulmayacak bir komediye dönüşüyor. küçük hayatlar yaşayan iki insanın büyük belalara bulaşıp yakınlaşmasını anlatan küçük esnaf’ın başrollerini ibrahim büyükak, zeynep koçak, gupse özay ve cengiz bozkurt paylaşıyor. yüksek adrenalini, bol kahkahalı ve sıcak hikayesiyle film, izleyiciye eğlenceli bir seyir vaat ediyor. ibrahim büyükak ve zeynep koçak’ın senaryosunu yazdığı filmin yönetmen koltuğunda ise bedran güzel var. --- spoiler --- trailer
    2. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      muasır adamlık seviyesini temsil eden kurum. gözlerimin numarası büyük olduğundan düzenli gözlük kullanıyorum. bugün muayeneye gittim, çerçevemi değiştirmeye karar verdim. düz siyah, tek renk, yuvarlak ve kemik çerçeve arıyordum. büyük optikleri dolaştım, istediğim tipte birkaç gözlük buldum. fiyatları sordum, 300 civarı rakamlar çıkardılar her şey dahil. ayıptır söylemesi, bundan iki önceki gözlüğümü de o paraya almıştım. sonrasında onarılmayacak şekilde kırıldı. ben de gittim benx marka, türk malı bir çerçeve aldım otuz liraya. üstüne binbir türlü musibet geldi, sapasağlam kaldı gözlük. konuya dönecek olursak, yine benx marka çerçeve buldum ben istediğim şekilde. fiyatını sordum, 90 gibi bir fiyat verdi. çerçeve hakkı, cart curt düşünce 120 gibi bir fiyat çıktı ortaya. gittiğim de büyük bir optikti bu arada. çerçeve olarak parlak renkteydi, bir de başka bir dükkanda matı bulmuştum. 120 iyi fiyattı. kadın demişti ki "senin camlarını %30 inceltelim, biz zaten fransa'dan gelen özel visiolux camlarla çalışıyoruz ve harika görüş veriyor" dedi. benim kafamda mat çerçeve olduğu için çıktım, bir de onu göreyim dedim. arada, rutubet kokan küçük bir dükkana girdim mat çerçeveyi tekrar görmek için. çerçeve kaça dedim, 60 lira dedi. camlarla kaça olur dedim, gözlüğü istedi. dedi bunu inceltmeye gerek yok. kenarları kalın, ortası zaten ince kalıyor. zaten bak seninkisi de inceltilmemiş dedi. babam yanımdaydı, siz visolux camlarla mı çalışıyorsunuz dedi. adam "yok abi biz izmir'den ışık optikle çalışıyoruz" dedi. hesapladı, 65 liraya antirefle yansımaz camlarla geldi. küçük esnaflar gerçekten harika yerler ya. sevin, koruyun.
    3. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ibrahim büyükak başrolünü oynadığı 2016 yapımı türk komedi filmi. oyunculuklar kaliteli ama senaryo başarısız. sakın gitmeyin, hatta pc'dende izlemeyin zaman kaybı. skeç modası filmde etkili olmamış.
    4. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      o gözlüklü bkmli gavatın oynadığı tüm filmlere karşıyım. millet nasıl gülüyor bunlara
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      eskiden bu kavram daha güzeldi daha samimiydi. esnaflık kavramını kavrayamamış insanların da ticarete atılmasıyla sanırım bu kavram biraz kirlendi. biz o eski samimi küçük esnafları çok özlüyoruz
    6. 4
      +
      -entiri.verilen_downvote
      hayatımın büyük bir bölümünü ağır işçi olarak çalışıp vücudumu 30'larımda pert ettikten sonra yaş itibarı ile onlarca iş kolunda çalıştım. ve yine bir çoğundan da yine yaş sorunu yüzünden çıkrtıldım. bazıları ise yanımdaki işçiyi ezdirmeme huyumdan rahatsız olup toplu çıkış verdiler. bundan bir yıl önce son çare olarak elimden gelen tek iş olan ahşap işlerine yöneldim. evimin bir odasında ürünler imal ediyordum.sonrasında ise bir kaç arkadaş cüzzi bir rakama köhne bir bodrum katı buldular bana. cüzzi bir rakam olmasına rağen oranında bir gideri vardı elbet. öyle yada böyle son 3 aya kadar yuvarlanma usuluyle ay sonunu getiriyordum. fakat ne olduysa son 3 ayda oldu. işler bıçak gibi kesildi. çevremdeki esnafın durumu farklımıydı derseniz hayır. esnafların tamamı son 3 aydır kan ağlıyor. bir iki ay daha böyle giderse ki ben kendi adıma benım son ayım diyebilirim. sonrasında ne yapacağım meçhul. ülkenini içinde bulunduğu durum çok kötü. bu (bkz: küçük esnaf) başlığı bu gidişle tıpkı walkman( kasetçalar) gibi bir nostaljiye dönüşecek diyebilirim. günlerimin tamamını stres ve geçim derdi yüzünden tamamı ile uykusuz geçirmeme neden olanların tamamının (eniğinden cücüğüne) a.q.yayım. "ya yok dediğin gibi değil memleketin durumu çok iyi" diyerek kafanızı ütüleyen varsa açıkca söylüyorum gönderin bana atölyedeki çalışmamaktan paslanan sütunlu matkapı götüne sokayımda alet hayırlı bir işe vesile olsun. aslında söylenecek çok çok fazla şey var ama hangi birinden başlayayım diye düşünüp bunları yazabildim. bu arada neler yapıyor bu adam derseniz benim işler şunlar. "viral miral değil olum". olsa ne yazar.çapımız belli.
    7. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      dedem ölmeden önce tarlalara buğday ekmişti. sonra mahsulü alamadan öldü. amcamlar mahsulü aldıktan sonra bizim payımıza düşen 2000 lirayı verdiler. bende o 2000 liranın 1000 lirasını alıp bizim mahallede bulunan orta okula yakın bi dükkan tuttum. kırtasiye dükkanı haline getirdim. aradan bir ay geçince her gelen çocuğun okuldaki tostların igrenç olmasından bahsetmesiyle tost makinası alıp dükkanın önünde tost yapmaya basladım. dükkanda işler yolunda gidince dondurma, cips standı, içecek dolabı ve bakkaliye esyalarıda getirtmeye başladım. "tasolar, topaçlar, bilyeler" falan.. çocukların ilgisini baya çekti bu durum. ve dükkan bi anda patlama yaşadı işler çok güzel ilerliyordu.. daha sonra okula benden daha yakın olan bi esnaf arkadaşta işlerimin iyi gitmesi üzerine tost yapmaya başladı. o tost yapınca ben çiğköfte getirmeye başladım derken yaşadığım bazı şeylerden dolayı dükkanla uğraşacak mecalim kalmamıştı. o yüzden dükkanı devrettim.. abimin "yapma, batacaksın, boş iş bunlar, uğraşmaya degmez" diyerek benim hevesimi kırmaya çalıştığı ve benim 1000lira ile açtığım dükkanı, 8 ay sonra 20000 liraya devrettim.. açarken bin tane laf söyleyen abim, kapattığımda da bin tane laf söyledi.. yani arkadaşlar diyeceğim şu ki "büyük işler büyük paralarla kurulmaz, yapmak için biraz cesaret ve bolca hayal gereklidir"..
    8. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk izlediğim "bu ne lan?" deyip sonra sevdiğim bir film. ibrahim büyükak'ın diğer filmerini izlemem vesile olmuştu. hangisinin daha önce çekildiğini bilmiyorum açıkçası. (bkz: yol arkadaşım) (bkz: yol arkadaşım 2) *** (bkz: bayi toplantısı)